Türk Reasürans küresel oyuncu olma yolunda - Selva Eren

KuruluÅŸunun üzerinden bir yıl geçen Türk Reasürans AÅž, blockchain teknolojili bir yatırıma imza attı. Dünyanın önde gelen 21 sigorta ve reasürans ÅŸirketinin ortaklaÅŸa kurduÄŸu B3i Blok Zincir giriÅŸimine yatırımcı olan Türk Reasürans, Ä°zmir depremi sonrası DASK’ta sınav verdi, iç pazarın yüzde 40’ına hakim oldu, KOBÄ°’ler için çıkardığı ürünü ile de yabancıların ilgisini çekti. Türk Reasürans'ın Genel Müdürü Selva Eren, pandemiye raÄŸmen zorlu geçen 2020’de küresel hedeflerinden geri düÅŸmediklerini kaydederek, hızla global oyuncu olma yolunda yürüdüklerini söyledi.

“Geride bıraktığımız bir sene içerisinde, Türk Reasürans olarak gerek ÅŸirketimiz gerekse de ülkemiz adına çok önemli adımlar attık” diyen Eren, “Kendi bünyemizde, tamamen yerli bir reasürans yazılımı geliÅŸtirdik. Makul bütçelerle hayata geçirdiÄŸimiz ARU (Ana Reasürans Uygulaması) adındaki ürünümüz, bizlere büyük bir konfor alanı yarattı” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Türk Reasürans A.Ş. kuruldu-Selva Eren kimdir?

Yurtiçinde %40'a yakın pazar payı

Birinci seneleri itibariyle,17 elementer sigorta ÅŸirketinin, 34 farklı tretesinde yer aldıklarını belirten Eren, “Aynı zamanda piyasaya ihtiyari riskler için kapasite saÄŸladık” dedi. Eren ÅŸunları söyledi: “TARSÄ°M’in reasürans yapısını ve uluslararası piyasada reasürans düzenlemelerini destekledik. Risklerini pozitif kazanımlarla plase ettik. Ayrıca, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin TARSÄ°M’i örnek alarak kurduÄŸu Agrar Sigorta Fonu için reasürans desteÄŸi saÄŸladık. Devlet Destekli Alacak Sigortası’nı (DDAS) uçtan uca yeniden yapılandırarak, arkasında yerli ve yabancı reasürörlerin de yer aldığı bir reasürans platformu oluÅŸturduk. Yurt içi piyasasında 3. çeyreÄŸin sonu itibariyle net primler baz alındığında yüzde 40’a yakın bir pazar payına sahibiz. Ek olarak TARSÄ°M, Türk Eximbank, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu, Türk P&I gibi kuruluÅŸlara da kapasite saÄŸlıyoruz. DASK’ın reasürans plasmanını yapıyoruz. 2020 sonunda toplam prim üretimimizin 1 milyar TL’yi aÅŸmasını bekliyoruz. 3. çeyrek itibariyle, öz sermaye kârlılığımız yüzde 34. Malum koÅŸullar sebebiyle yurt dışı piyasalarında bulunması zorlaÅŸan kapasite ihtiyacına, çok daha yüksek kapasiteler sunarak cevap vereceÄŸiz.”

B3i blockchain platformu...

Yurtdışındaki etkinliklerini artırarak, global oyuncu olma yolunda emin adımlarla yürüdüklerini kaydeden Eren, “Uzun süredir geliÅŸimlerini takip ettiÄŸimiz, dünyanın önde gelen 21 sigorta ve reasürans ÅŸirketinin ortaklaÅŸa kurduÄŸu B3i blockchain platformunda yatırımcı olarak yer aldık. Blok zincir birçok sektörde olduÄŸu gibi, sigortacılıkta da hatırı sayılır kullanım alanı bulacaktır” dedi.

“Güvence ihraç eder konumdayız"

Selva Eren, Türk Reasürans'ın kurulması ardından ilk verdiÄŸi röportajda konuÅŸtuklarımıza iÅŸaret ederek, “Henüz, 2. yılımızı tamamlamadan dünyanın ileri gelen reasürörlerinden bir tanesinin risklerini korumak üzere tasarladığı, iki farklı koruma programına dahil olduk. Benzer profildeki pek çok global reasürörden gelen, koruma programlarında yer almamız yönündeki talepleri deÄŸerlendiriyoruz. Özetle, en başında vaat ettiÄŸimiz gibi birinci yılımızda güvence ihraç eder konuma geldik” ifadelerini kullandı.

Alacak sigortası için son aÅŸamada

Eren, “DDAS bir önceki mali yılda yurt içi satış cirosu 125 milyon TL ve altında olan KOBÄ°’leri de kapsayacak ÅŸekilde yeniden dizayn ettik. Teknik iÅŸleticiliÄŸini üstlendiÄŸimiz OlaÄŸan Dışı Riskler Merkezi (ORYM) bünyesinde tüm risk kabul prosedürlerimizi ve KOBÄ°’lerin alıcıları için limit tahsis süreçlerini yapılandırdık. Süreç entegrasyonlarımızı, SBM (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi) ve Türk Reasürans iÅŸ analistlerimiz yerli bir yazılımla dizayn ettik” dedi. Eren, Alacak sigortası ürünlerinin, bankalar tarafından “Birinci Derece Teminat” olarak kabul görülmesi ve bankacılık sistemine entegre edilmesi yönündeki çalışmalarının hızla devam ettiÄŸini de anlatarak, “Bankalarımız ve BDDK ile yaptığımız istiÅŸareler neticesinde hazırlanan ürünümüz için yapılan çalışmalar

BDDK’nin regülasyon ve iÅŸleyiÅŸine uyumlu taleplerle yürütülüyor. Bu ürünün, bankaların sermaye yeterlilik rasyo hesaplamalarında bankalara önemli avantaj saÄŸlayacağını umuyoruz” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

İş yapış şekilleri değişecek

Pandeminin etkilerine de dikkat çeken Eren, dünyanın lider reasürörlerinden Munich Re’nin, 3. çeyrekte kayıtlarındaki toplam hasarı 2.3 milyar Euro olarak bildirdiÄŸini anlatarak, “Bu hasarların önemli kısmı mal, kaza ve sorumluluk branÅŸlarından geliyor. Reasürörler, 2021 anlaÅŸmalarında kârlılıklarını dengeleyebilmek için, teknik kârlılıklarını gözeterek özellikle hayat dışı reasürans tarafında fiyat artışlarına gitmesi kaçınılmaz. Ä°ÅŸ yapış ÅŸekillerini de tekrar gözden geçirecekler. Sigorta ÅŸirketleri reasürans yenilemelerinde kapasite temininde daralma, yahut kârlı olmayan portföylerden çıkışı gözlemlenebilecek. Yerel piyasaya kapasite desteÄŸi vereceÄŸiz ama biz de kârlılık hedeflerimizi gözeteceÄŸiz" dedi.

Risk tanımları yenileniyor ‘siber’ ürünler gündemde

2021’in en önemli gündemi pandemi kaynaklı zararlar olacak. Pandeminin Türkiye sigorta sektörüne etkilerini, önümüzdeki çeyreklerde daha net analiz edebileceÄŸiz. Bu yeni olgu, risk tanımlarının güncellenmesine sebep olabilir. Siber riskler güncelliÄŸini kaybetmeyen bir diÄŸer gündem maddesi. Bu pazar, geleneksel sigorta ürünlerine göre görece yeni bir pazar ve ÅŸimdi bireysel siber risklere iliÅŸkin de yeni ürünlerin geliÅŸtirildiÄŸini gözlemliyoruz. Ek olarak, ticari alacak sigortalarının büyüme trendi sürüyor.

Ä°zmir'de ÅŸimdiye kadar 170 milyon TL ödedik

Ä°zmir depreminin hemen ardından bölgeye geldik ve çalışmalarımıza baÅŸladık. Depremden sonraki ilk günde eksperlerimiz sahaya çıktı ve üçüncü günde ilk ödemeleri gerçekleÅŸtirdik. O günden bu yana da hasar ihbarlarını en kısa sürede sonuçlandırmak için aralıksız çalışıyoruz. Bugüne kadar toplam 22 bin 600 hasar ihbarı aldık. Sonuçlanan dosyalar için de 170 milyon TL ödeme yaptık. Kalan dosyaları da en hızlı ÅŸekilde sonuçlandırmak ve ödemeleri tamamlamak için zorlu pandemi ÅŸartlarına raÄŸmen aralıksız çalışmaya devam ediyoruz. DASK Yönetim Kurulu Üyesi, Prof. Dr. Alper Ä°lki’ye, onunla birlikte hasar tespit çalışmaları yapan Çevre Åžehircilik Bakanlığımız, AFAD yönetimimiz ve en önemlisi de kıymetli eksperlerimiz ile DASK çalışanlarımıza içtenlikle teÅŸekkürü borç bilirim.

Depreme karşı konut değil bina sigortalanmalı

DASK’ta önceliÄŸimiz, zorunlu deprem sigortasından tüm vatandaÅŸlarımızın faydalanması. Hem de yüzde 100 oranında. Malumunuz DASK, kanunda çerçevesi çizilmiÅŸ olarak sadece bazı yapı gruplarını sigortalıyor. Genel anlamda bunun ÅŸehirlerdeki konutlar olduÄŸunu söylemek yanlış olmaz. Bununla birlikte, yaÅŸanan depremler bize gösterdi ki, konutu sigortalamak yetmiyor. Çünkü sigortalılık oranından giderseniz, neredeyse her binanın yarısı sigortasız. Biz sigortalılara tazminatlarını en hızlı ÅŸekilde ödüyoruz. Ve fakat, bu ödemeler konut imalatına geri dönmüyor. Bunun en büyük sebebi de o konutun olduÄŸu binadaki sigortasız vatandaşımızın durumu. Onlar sigortadan para alamadıkları gibi, binanın yeniden inÅŸasının maliyetlerini karşılayacak imkânları da olmayabiliyor. Biz bu baÄŸlamda diyoruz ki, konut yerine “bina” sigortalanmalı. Bir deprem anında, o bina komple yeniden yapılacak ÅŸekilde tazminata konu olmalı. Bizim verdiÄŸimiz tazminat ile bina yeni ve güvenilir halde yerini bulmalı.

Köy alanları da zorunlu deprem sigortalarına dahil edilmeli. Halihazırda gündemimizde olan bu konu, pandemi süreciyle zorunluluk haline geldi. Bu durum öngörülerimizin doÄŸruluÄŸunu teyit ederken, hedeflerimizi gerçekleÅŸtirmek adına da bizlere cesaret verdi. Çok yakında bu alanda müjdeli haberler vereceÄŸiz.


Kaynak : https://www.dunya.com/sirketler/turk-reasurans-kuresel-oyuncu-olma-yolunda-haberi-604328

YETKÄ°LÄ° ACENTELÄ°KLERÄ°MÄ°Z